PARMAKLIKLAR ARDININ PSİKOLOJİSİNE DAİR HERŞEY

9 Şubat 2014 Pazar

Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastaneleri

    

     Ceza infaz kurumlarında kalmakta olan hükümlülerin, psiko-sosyal sorunlarının çözümüne yardımcı olan psikolog ve sosyal hizmet uzmanı'nın (sosyal çalışmacı) yetersiz kaldığı ve psikiyatrik bir müdahalenin gerekli görüldüğü durumlarda yaşanan sıkıntılar alanda çalışan herkesin malumudur.

      Hükümlü veya tutuklunun kuruma gelmeden önce yaşamaya başladığı veya mahkumiyet süreci içerisinde ortaya çıkan psikiyatrik rahatsızlığının ilaçlı ve ilaçsız çözümünde hizmet verecek, bununla birlikte kurum içerisinde bulunmasının rahatsızlığı açısından daha fazla sorunu beraberinde getireceği düşünülen vakalarda, bu durum ortadan kalkıncaya kadar yatarak tedavi hizmeti verecek olan, aynı zamanda toplum içerisinde kalmasında güvenlik yönünden sakınca bulunduğu düşünülen kişilerin de yardım alacağı 'Yüksek Güvenlikli Adli Psikiyatri Hastaneleri'ne ülkemizin tüm bölgelerinde acilen ihtiyaç bulunmaktadır.



     Her konuda olduğu gibi, bu konuda da dünya ölçeğindeki yerimiz ve konuya verdiğimiz önem ortada. 1800'lü yılların başında İngiltere'de kurulan 'yüksek güvenlikli hastane' sistemi, umarız önümüzdeki 2010'lu yıllarda ülkemizde de kurulacak. Sağlık Bakanlığı, yürütülmekte olan 'Toplum Temelli Ulusal Ruh Sağlığı' projesi kapsamında, hizmete sokmayı planladığı 35 'Şehir Hastanesi'nin bazılarında yüksek güvenlikli psikiyatri hastanelerine de yer vermekte. Kampüs temelli inşa edilmesi planlanan bu hastanelerin ise yapısı ve içeriği hakkında tartışmalar daha yeni başladı. Şehir içinde bulunan birçok hastanenin kapatılarak, inşa edilecek olan bu büyük hastane kampüslerine taşınması sonucu oldukça fazla sayıda sağlık çalışanının işsiz kalacağı yönünde endişeler de var. Aynı zamanda bu hastanelerin inşaatını üstlenen (yerli veya yabancı) firmaya on yıllarca (kimisi için 49 yıl, kimisi için 22 yıl) devletin kira ödeyeceği fakat bu tesislerin bir kaç yılda kendini amorte edebileceği de medyaya yansıyan haberler arasındadır.

Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Şencan ise konuyla ilgili şu açıklamada bulunmuş: '5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 57 nci maddesinin birinci fıkrasının “Fiili işlediği sırada akıl hastası olan kişi hakkında, koruma ve tedavi amaçlı güvenlik tedbirine hükmedilir. Hakkında güvenlik tedbirine hükmedilen akıl hastaları, yüksek güvenlikli sağlık kurumlarında koruma ve tedavi altına alınırlar” hükmü gereğince işlemiş oldukları nitelikli suçlar nedeniyle müşahade altında tutulması gereken akıl hastası suçlulara ilişkin yaptırım kararlarının infazında “yüksek güvenlikli adli psikiyatri hastanelerine” ihtiyaç duyulmuştur.'

     Halihazırdaki uygulamaya bakılacak olursa, mahkumların hastanelerin 'adli koğuş' adı verilen bölümlerinde sağlık hizmeti alması sağlanmaktadır. Fakat bu genel sağlık sorunları için geçerlidir. Adli psikiyatri yatakları sadece Bakırköy, Manisa, Adana, Samsun ve Elazığ Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanelerinde bulunmaktadır. Bu bölümlerin çoğu hastanede, olabildiğince kalabalıktan uzakta konumlandırılmış bodrum katı ve benzeri yerlerde bulunduğu bilinmekte.  Bu hastanelerdeki 668 adli psikiyatri yatağının 551’i yüksek güvenlikli olmadığı halde Kanun’da bahsedilen müşahede, muhafaza ve tedavi amacıyla kullanılmaktadır. Bu hastanelerin kapasitesinin de oldukça sınırlı olduğu düşünüldüğünde bunların dışında kalan hastanelere, psikiyatrik bir sorun nedeniyle gönderilen mahkumlar, yeterli sağlık hizmetini alamadan kurumlara geri dönmektedirler. Proje tamamlandığında ise 5 ildeki 5 hastanede verilen bu hizmetlerin 16 ilde 18 hastanede verilebilir hale gelmesi planlanmış. Bu iller Ankara ve İstanbul’da ikişer hastane olmak üzere Adana, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa, Samsun, Trabzon. Bu planlamanın gerçekleşmesi sağlandığında halen 668 olan adli psikiyatri yatak sayısı 2 bine ulaşmış olacak.

Sonunda, diyor ve en kısa zamanda kimseyi işsiz bırakmadan ve ülkenin parasına, vergilerimize el koymadan bu sorunun ortadan kaldırılmasını diliyoruz.









Yapımı planlanan yüksek güvenlikli psikiyatri hastanelerine dair bilgi aşağıdaki adresten alınabilir;
 
http://www.kamuozel.gov.tr/koo/?q=tr/content/ftr-psikiyatri-ve-y%C3%BCksek-g%C3%BCvenlikli-adli-psikiyatri-hastaneleri



 Ayrıntılı bir yazı da burada mevcut;

 http://fesraoz.blogspot.com.tr/2012/01/artik-ulkemizde-de-adli-psikiyatri.html



Halen bu konuda başı çeken İngiltere'nin konusunda ünlü örnekleri ise aşağıdaki adreslerden inceleyebilirsiniz;

 http://www.wlmht.nhs.uk/bm/broadmoor-hospital/

http://en.wikipedia.org/wiki/Broadmoor_Hospital

http://en.wikipedia.org/wiki/Ashworth_Hospital

http://en.wikipedia.org/wiki/Rampton_Secure_Hospital

http://en.wikipedia.org/wiki/State_Hospital








12 Ocak 2014 Pazar

Görüşme Odalarının Standartlaştırılması

     Ruh sağlığı hizmetinin kalitesinin ve işlevselliğinin, bu hizmetin verileceği fiziki ortamla da yakından ilişkili olduğu önemli bir gerçektir. Hem görüşmeye gelenin, hem de görüşmeyi yürütecek olan uzmanın kendisini güvende hissedebilmesi ve görüşme içeriğine odaklanabilmesi için uygun biçimde dizayn edilmiş görüşme odaları gerekmektedir.

Ceza infaz kurumlarında çalışan psikolog ve sosyal hizmet uzmanı sayısının her geçen gün arttığı ve verilen ruh sağlığı hizmetinin de giderek iyileştirilmeye çalışıldığı da düşünülecek olursa, 'psiko-sosyal yardım servisi'nin başta mahkumlarla ve gerekli hallerde personelle görüşmelerini yaptığı görüşme odalarının amacına uygun, işlevsel ve standart nitelikleri barındıran bir hale getirilmesi artık zorunlu hale gelmiştir.

Güncel örneklerde kimi ceza infaz kurumlarında halen psiko-sosyal servis uzmanlarının (psikolog ve sosyal hizmet uzmanı) görüşmelerini yapacağı bağımsız bir 'görüşme odası' bulunmamakla birlikte, bazı kurumlarda ise duvarları resimlerle süslenmiş ve renkli bir biçimde dekore edilmiş odalar bulunmaktadır. Dışarıdan bakıldığında göze son derece hoş gelen  bu odaların amacına ne derece uygun olduğu da son derece tartışmalıdır.

Ayrıca tüm ceza infaz kurumu işlemlerinin mümkün olduğu ölçüde bilgisayar üzerinden, yazılı ve kayıtlı olarak yürütülmesi zorunlu hale geldiği için, görüşme odalarının da ayrıca bu sisteme uygun hale getirilmesi şarttır.

Bütün bu sebeplerden ötürü, günümüzde ceza infaz kurumu içerisinde psikolog ve sosyal hizmet uzmanının mahkum ve personelle görüşme yapmak için kullanacağı, bağımsız bir psiko-sosyal servis görüşme odasının taşıması gerektiğini düşündüğüm özellikler aşağıda sıralanmıştır;

  • Görüşme odasının yerleşim biçimine göre duvara monte edilecek, mahkumun yüzünü görmeyecek şekilde yerleştirilmiş, ses kaydı olmaksızın görüntü kaydı yapacak bir kamera. (Böyle bir kameranın görüşme odasında bulunması halinde, görüşmelerin yapıldığına dair görüntülü ispat mümkün olmakla birlikte, uzman gerekli gördüğünde ve/veya mahkum talep ettiğinde, güvenlik önlemlerini almak şartıyla mahkumla baş başa görüşme yapılabilecek ve mahkum uzmanın dışında kimsenin bilmesini istemediği özel bir sorununu rahatlıkla anlatabilecektir.)  

  • Görüşme odasının dışarıdan görünmesine izin veren, ancak içeride bulunanların dışarıdakileri görmesine müsade etmeyen 'aynalı cam' takılı bir pencere. (Böyle bir aynalı camın bulunması halinde, mahkumla yapılacak birebir görüşmelerde de, infaz koruma memurunun görüşmeye eşlik ettiği hallerde de görüşme odası dışarıdan izlenebilecek fakat içeride konuşulanlar duyulamayacak ve gerekli hallerde uzmanın isteği üzerine veya infaz koruma memurunun ihtiyaç hissettiği zamanlarda odaya girilmesi ve güvenlik amacıyla gerekli müdahalenin yapılabilmesi mümkün olabilecektir. Böylece mahkumun güvenlik açısından sorun yaratması ihtimali ortadan kalkacaktır. Aynalı camın bir faydası da, dışarıdan bakan içeriyi görebildiği ancak görüşme odası içinden bakan biri dışarıyı göremediği için, görüşme esnasında mahkumun ve uzmanın dikkati dağılmayacak, mahkumun bir tanıdığını veya personelden birini görerek ayağa kalkıp selam vermesi veya bu amaçla odanın dışına çıkmak istemesi gibi görüşme akışını bozacak durumların da önüne geçilmiş olunacaktır.)

  • Görüşmeyi yapan uzmanın ulaşabileceği mesafede ve istediği an kullanabileceği biçimde yerleştirilmiş uyarı zili. (Böyle bir zilin varlığı, özellikle birebir görüşmenin gerekli görüldüğü hallerde görüşme içeriğinin şiddet unsurları içermeye başlaması halinde, uzmanın dışarıda bekleyen ve aynalı camdan görüşmeyi takip eden infaz koruma memuruna uyarı verebilmesini ve memurun odaya girerek müdahale edebilmesini sağlayacaktır. Aynı zamanda bu zil, görüşme birebir yapılıyorsa görüşmenin sonlandığını infaz koruma memuruna haber vermek için de kullanılabilecektir.)

  • Görüşme esnasında dikkati dağıtmaması göz önünde tutularak, olabildiğince sade ve aydınlık bir ortam yaratacak biçimde seçilmiş resim, perde, duvar kağıdı veya duvar renkleri.

  •  Görüşme içeriğine göre uygun bulunan formların doldurulabilmesi ve görüşme kayıtlarının yapılabilmesi için kullanılacak, görüşme esnasında iletişimi kesmeyecek şekilde yerleştirilmiş bilgisayar. 


  •  Ceza infaz kurumunun büyüklüğü ve kurumda çalışan uzman sayısı göz önünde tutularak, gerektiğinde aynı anda görüşme yapılabilmesi için, en kolay ve çabuk biçimde mahkumla görüşmenin sağlanabileceği yerlerde bulunan birden fazla görüşme odası.


     Şayet görüşme odalarının yukarıda sayılan özellikleri barındırmaması ve sadece bir masa, iki sandalyeden ibaret herhangi bir oda olması halinde, zaman içerisinde çeşitli sebeplerle (örneğin, kurumda diş hekimi odasının bulunmaması ve böyle bir odaya ihtiyaç doğması, kurum müdürlerinin mahkumlarla görüşme yapacak odaya ihtiyaç duyması) bu oda psiko-sosyal servis uzmanlarının elinden alınmaktadır.


     Şu an hizmet vermekte olan ceza infaz kurumlarında bu istenen özelliklerin hepsine sahip bir görüşme odasının yeniden dizayn edilmesi zor olabilir. Fakat kullanılmakta olan görüşme odaları mümkün olduğu ölçüde bu özellikleri taşıyacak biçime getirilmelidir. Ve elbette yeni inşa edilecek kurumlarda görüşme odalarının en baştan bu özellikleri taşıyacak biçimde yapılması son derece yerinde bir karar olacaktır.

 Aynı zamanda mahkum profili de bu hususta son derece önemlidir. Örneğin, çocuk ve gençlik ceza infaz kurumlarında, yine bu profil göz önünde tutularak görüşme odaları oluşturulmalıdır.

Son olarak ceza infaz kurumlarında, psiko-sosyal servis görüşme odalarının nasıl olması gerektiği hususunda üniversitelerin psikoloji, sosyal hizmet ve psikolojik danışma rehberlik bölümlerinden görüş alınması da uygun olacaktır.
 
Halihazırda kullanılmakta olan görüşme odalarından örnekler;










 

4 Ocak 2014 Cumartesi

Bayrampaşa Cezaevi

     İlk görev yerim olması sebebiyle zihnimde yeri başka olan ve 2008 yılında kapatılan Bayrampaşa Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan kareler;